Savaş kapıda… ABD’den peş peşe açıklamalar! Rusya için bomba iddia…

Gelen son dakika haberine göre; Beyaz Saray Sözcüsü Jen Psaki, Rusya’nın Ukrayna’yı her an işgal edebileceğini ifade etti. Öte yandan ABD Başkanı Joe Biden, “Rusya, diplomasiden uzaklaşıp Ukrayna'ya saldırmayı seçerse tüm sorumluluğu üstlenecek ve bu hamlesi hızlı ve ciddi sonuçları beraberinde getirecektir” dedi.

Beyaz Saray Sözcüsü Jen Psaki, düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Rusya-Ukrayna krizine değinen Psaki, "Rusya'dan gelen tehdit konusunda aleni ve samimi olmanın önemli olduğunu düşünüyoruz" ifadelerini kullandı.

Rusya'nın Ukrayna sınırında ve Belarus’ta askeri varlığını artırmaya devam ettiğini anlatım eden Psaki, "Tehlikeli. Bir haftadan uzun süredir Rusya'nın her lahza işgal edebileceğini söylüyoruz. Çabalarımız, ABD kamuoyunu ve dünya toplumunu bu tehdidin ciddiyeti hakkında bilgilendirmeyi amaçlıyor" dedi.

ABD Dışişleri Bakanı Blinken'in yarın Rus mevkidaşı Lavrov ile görüşmesi bekleniyor

ABD Dışişleri Bakanlığı, Dışişleri Bakanı Antony Blinken’ın yarın Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ile telefon görüşmesi yapmasının beklendiğini aktardı.

ABD’nin Rusya-Ukrayna arasındaki krize ilişkin diplomasi trafiği devam ediyor. ABD Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, Dışişleri Bakanı Antony Blinken’ın yarın sabah Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ile telefonda görüşmesinin beklendiği aktarıldı. Söz konusu görüşme, ABD’nin geçtiğimiz çarşamba günü emniyet endişeleri ile ilgili Rusya'ya yazılı yanıtını sunmasından bu yana iki bakan arasındaki ilk görüşme olacak.

Biden: Rusya, diplomasiden uzaklaşıp Ukrayna'ya saldırmayı seçerse tüm sorumluluğu üstlenecek

ABD Başkanı Joe Biden, “Rusya, diplomasiden uzaklaşıp Ukrayna'ya saldırmayı seçerse tüm sorumluluğu üstlenecek ve bu hamlesi hızlı ve ciddi sonuçları beraberinde getirecektir” dedi.

ABD Başkanı Joe Biden, ABD’nin talebi üzerine Rusya-Ukrayna arasındaki krizi ele almak için bugün düzenlenen BM Güvenlik Konseyi toplantısı ile ilgili yazılı bir izah yaptı. Rusya'nın Ukrayna'nın egemenliğine ve toprak bütünlüğüne yönelik tehdidinin tüm ayrıntılarının sunulduğunu belirten Biden, “Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin uluslararası topluluğa olan tehdidinin tüm sonuçlarını yalnızca Ukrayna için değil, uluslararası bir tertip için açıkladık” dedi.

Biden, “Rusya, emniyet endişelerimizi barışçıl bir diyalog yoluyla çözme konusunda samimi olursa ABD ve müttefiklerimiz iyi niyetle çalışmaya devam edeceklerdir. Fakat Rusya, diplomasiden uzaklaşıp Ukrayna'ya saldırmayı seçerse tüm sorumluluğu üstlenecek ve bu hamlesi hızlı ve ciddi sonuçları beraberinde getirecektir” ifadelerini kullandı.

Biden, “ABD ve müttefiklerimiz her senaryoya hazırlanmaya devam ediyor. Dünya, Rusya'nın tehdidine karşı net bir duruş sergilemeli ve bu tehdidin doğurabileceği tüm risklere yanıt vermeye amade olmalıdır. Bugün düzenlenen Güvenlik Konseyi toplantısı, dünyayı biricik bir sesle konuşmaya çağırmak için önemli bir adım” dedi.

ABD, Rusya’nın Belarus’taki asker sayısını 30 bine çıkaracağını iddia etti

ABD’nin Birlemiş Milletler (BM) Daimi Temsilcisi Linda Thomas-Greenfield, Rusya'nın şubat ayı ortasına kadar Belarus topraklarındaki askeri varlığını 30 bine çıkarmayı planladığını iddia etti.

ABD’nin talebi üzerine Ukrayna-Rusya arasındaki krizi görüşmek üzere toplanan Birlemiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi’nde konuşan ABD’nin BM Daimi Temsilcisi Linda Thomas-Greenfield, Rusya'nın şubat ayı ortasına kadar Belarus topraklarındaki askeri varlığını 30 bine çıkarmayı planladığını iddia etti. BM Güvenlik Konseyi'ni Rusya'nın saldırgan ve istikrarsızlaştırıcı davranışlarının tüm dünyada oluşturduğu riskleri ciddiye almaya çağıran Thomas-Greenfield, Rusya'nın kısa menzilli balistik füzeler, özel kuvvetler ve uçaksavar bataryalarının yanı dizi Belarus'a şimdiden 5 bin asker yerleştirdiğini belirterek, Ukrayna sınırında ise 100 binden fazla asker bulunduğunu aktardı. Rusya’nın 2008'de Gürcistan'ı ve 2014'te Ukrayna'nın Kırım Yarımadası'nı işgalini ve ilhakını hatırlatan Thomas-Greenfield, bunun defalarca görülen bir saldırganlık modeli olduğunu anlatım etti.

Rusya'ya Ukrayna'da çatışma yerine diplomasiyi seçme çağrısı yapan Thomas-Greenfield, "Rusya Ukrayna'yı daha fazla işgal ederse hiçbirimiz bunun geldiğini görmediğimizi söyleyemeyiz ve sonuçları korkunç olacak" dedi.

Thomas-Greenfield ayrıca, "ABD açıktı. Eğer bu gerçekten Rusya'nın Avrupa'daki emniyet endişeleriyle ilgiliyse, onlara bu endişeleri müzakere masasında ele alma fırsatı sunuyoruz" ifadelerini kullandı.

“Asılsız suçlamalar nedeniyle Güvenlik Konseyi'nin toplanması teklif edildi”

ABD’yi misli şekilde eleştiren Rusya’nın BM Daimi Temsilcisi Vasiliy Nebenzya ise, "Aslında bugün defalarca yalanladığımız spekülasyonlar ve asılsız suçlamalar nedeniyle Güvenlik Konseyi'nin toplanması teklif edildi. ABD heyeti, çağrısını yaptığı toplantının önerisinde Rus birliklerinin Rus topraklarında konuşlandırılmasını uluslararası barışa tehdit olarak gördüğünü belirtti. Bu yalnızca içişlerine yönelik kabul edilemez bir müdahale değildir. Bölgedeki gerçek hal ve mevcut küresel gerginliğin nedenleri konusunda uluslararası toplumu yanıltma girişimidir" dedi.

ABD'nin çağrısıyla yapılan toplantının kışkırtmaya yönelik bir girişim olduğunu belirten Nebenzya, "Bunun Konseyi birleştirmeye yardımcı olduğunu düşünmüyoruz. Aksine ABD’li meslektaşlarımızın Güvenlik kürsüsü de iç olmak üzere Rusya'nın yaklaşmakta olduğu iddia edilen saldırganlık iddiaları etrafında histeri oluşturma arzusunun farkındayız. Güvenlik Konseyi'ndeki meslektaşlarımız son radde zor bir duruma düşürülüyor" ifadelerini kullandı.

Ukrayna’nın BM Daimi Temsilcisi Sergey Kislitsa ise yaptığı konuşmada, Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy'nin Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüşmeye amade olduğunu aktararak, "Başkan, kısa süre önce Rus mevkidaşı ile görüşmeye amade olduğunu doğruladı. Rusya'nın Ukrayna'ya herhangi bir sorusu varsa bir araya gelip müzakere etmesi, Ukrayna sınırlarına asker toplamak ve Ukrayna halkını korkutmamak daha iyidir" dedi.

Ukrayna'nın Rus yanlısı milislerin elindeki Donbas ve Rusya'nın ilhak ettiği Kırım topraklarını geri almak için taarruz başlatmayacağını söyleyen Kislitsa, "Ukrayna, Donbas'ta, Kırım'da veya öbür herhangi bir yerde taarruz başlatmayacak" ifadelerini kullandı. Kislitsa, "Aynı zamanda Rusya ile diplomatik kanalların aleni tutulması ihtiyacını destekliyoruz" dedi.

Ukrayna için önceliklerin Donbas bölgesindeki ateşkesin sürdürülmesi olduğunu belirten Kislitsa, "Dört ülkenin liderleri düzeyinde de iç olmak üzere Normandiya formatındaki çalışmaların yeniden canlandırılması, Donbas'ta kalıcı barışı sağlamak için atılacak her türlü adımlar önemlidir. Ukrayna, Normandiya Dörtlüsü müzakerelerini her formatta yani her düzeyde yeniden başlatmaya hazırdır" dedi.

Rusya’nın toplantıyı engelleme girişimi başarısız oldu

Rusya, toplantının yapılmasını engellemek için girişimde bulundu. Yapılan oylamada Çin, Rusya’nın yanında yer alırken, konseyin geçici üyeleri olan Gabon, Kenya ve Hindistan ise "çekimser" kaldı. Diğer 10 üyenin lehte rey vermesi ile toplantı gerçekleşti.

Putin ve Macron, Rusya’nın ABD ve NATO’ya teklif ettiği emniyet garantilerini görüştü

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Fransa Cumhurbaşkanı Emanuel Macron, gerçekleştirdikleri telefon görüşmesinde Rusya'nın ABD ve NATO'ya teklif ettiği emniyet garantilerini ele aldı.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Fransa Cumhurbaşkanı Emanuel Macron, Rusya'nın ABD ve NATO'ya sunduğu emniyet garantileri ile ilgili bir telefon görüşmesi yaptı. Kremlin Basın Servisi tarafından yapılan açıklamada, "Ukrayna'daki hal ve Rusya’nın uzun vadeli yasal olarak güvence altına alınmış emniyet garantilerinin sağlanmasına ilişkin konular hakkında görüş alışverişi sürdürüldü. Vladimir Putin bir kere daha sorunlara temel yaklaşımını özetledi. Rusya Devlet Başkanı ve Fransa Cumhurbaşkanı arasında birebir toplantı yapılması ihtimaline dair çalışma yapılması ve telefonla daha fazla temas kurulması üzerinde anlaşmaya varıldı" denildi.

İngiltere, Rusya’ya yönelik yaptırımları genişletmeye hazırlanıyor

İngiltere Dışişleri Bakanı Liz Truss, Rusya’nın Ukrayna’ya saldırması durumunda İngiltere’nin Rusya’ya yönelik yaptırımları genişletmesine ruhsat veren yasanın 10 Şubat'a kadar yürürlüğe gireceğini duyurdu.

Rusya-Ukrayna arasındaki kriz devam ederken, İngiltere Rusya’ya yönelik yaptırımları genişletmeye hazırlanıyor. İngiltere Dışişleri Bakanı Liz Truss parlamentoda yaptığı açıklamada, Rusya’nın Ukrayna’ya saldırması durumunda İngiltere’nin Rusya’ya yönelik yaptırımları genişletmesine ruhsat veren yasanın 10 Şubat'a kadar yürürlüğe gireceğini söyledi. Önlemlerin Rusya'ya şimdiye kadarki en misli yaptırımlar olacağını anlatım eden Truss, şu anda hükümetin sadece Rusya'nın Ukrayna'daki eylemleriyle doğrudan bağlantılı olanlara yaptırım uygulayabildiğini anlatım etti. Truss, yeni yasa ile fazla daha geniş bir yelpazede bireylerin ve işletmelerin yaptırımlarla hedef alınabileceğini açıkladı. Truss, yürürlüğe girecek olan yasanın otomatik olarak yaptırım uygulamayacağını, ancak "Rusya'nın Ukrayna'yı daha fazla işgal etmesi durumunda" ilave yetkiler sağlayacağını anlatım etti.

"Kremlin'in saldırgan ve istikrarsızlaştırıcı eyleminin sorumluluğunu paylaşanların ağır bir bedel ödediğinden emin olacağız"

Truss, yeni tedbirlerin İngiltere'nin "ABD ve öbür müttefikleriyle varlık dondurma ve seyahat yasaklama gibi eylemlerde beraber hareket etmesine" ruhsat vereceğini aktararak, "Kremlin'in saldırgan ve istikrarsızlaştırıcı eyleminin sorumluluğunu paylaşanların ağır bir bedel ödediğinden emin olacağız" dedi.

Truss, "Birleşik Krallık'taki varlıkları dondurulacak. Hiçbir İngiliz işletmesi veya fert onlarla amel yapamayacak. Birleşik Krallık'a girmeye çalışırlarsa geri çevrilecekler. Kremlin'in içindeki ve çevresindekilerin saklanacak hiçbir yeri olmayacak" ifadelerini kullandı.

Rusya yaptırımların geri tepeceğini öne sürdü

Rusya ise, daha fazla yaptırım tehdidinin geri tepeceğini ve İngiliz şirketleri ile hissedarlarına ziyan vereceğini öne sürdü. Kremlin Sözcüsü Dmitry Peskov, olayı "iş dünyasına gizlenmemiş bir saldırı" olarak nitelendirerek, "çıkarlara dayalı" misilleme tedbirlerine yol açacağını anlatım etti.